Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı, bazı okullarda anasınıfı ve birinci sınıf öğrencilerinin dişlerine uygulanan Avrupa’nın ‘zeka geriliğine yol açtığı için’ terk ettiği florlu cila uygulaması yaygınlaştırılıyor.
Meydan Gazetesi’nin haberine göre bakanlık, okullardaki diş sağlığı uygulamaları kapsamında, 4-6 yaş anaokulu öğrencileri ve 7-12 yaş ilköğretim öğrencilerine yönelik bilinçlenme çalışması başlattı. Uygulama ile diş hekimi ve eğitim hemşiresi eşliğinde çocuklara diş temizliği eğitimi veriliyor. Çocuklar muayene ediliyor. Ardından temizliği iyi olan dişlere florlu cila uygulaması yapılıyor. Florlu cila dişte 6 ay kalıyor. 6 ay sonra uygulama tekrarlanıyor.
AVRUPA VAZGEÇTİ BİZ NİYE YAYGINLAŞTIRIYORUZ?
Üzerinde birçok araştırma yapılan ve çocuklar üzerindeki yan etkileri sebebiyle Avrupa ülkelerinin 10 yıl önce vazgeçtiği florlu cila uygulaması, ABD’de bazı bölgelerde devam ediyor ve kaldırılması gündemde. Flor maddesi sudaki mikropları uzaklaştırmak için Türkiye’de şehir sularında da kullanılıyor. Ancak son olarak Harvard Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, çok florlu suyu olan şehirdeki çocukların % 15’inde az florlu olan şehirdeki çocukların % 6’sında zekada gerileme işaretleri bulundu. Yan etkilerinin ortaya çıkması sebebiyle Avrupa’da artık birçok şehir suyunda flor uygulaması yapılmıyor.
ZEKA GERİLİĞİNE YOL AÇIYOR
Halen sadece geri kalmış ülkelerde tam olarak uygulanan florlü cilanın Türkiye’nin yaygınlaştırmaya çalışmasına uzmanlardan tepki geldi. Uygulama için “Faydasından çok zararı var” diyen uzmanlar bakanlığa acilen projeyi durdurmasını istedi.
Florun tespit edilen zararları şöyle:
Yüksek dozda flor çocuklarda zeka geriliğine yol açıyor.
Bağışıklık sistemini çökertip enfeksiyonlara karşı direnci düşürüyor.
Su florlaması yapılan bölgelerde kansorejen etkiler görüldü.
Kemik bozukluklarını ve kırıkları artırıyor.
Üreme sistemine zarar veriyor.
Tiroid hormon sentezini azaltarak hipotiroi
FLORDAN UZAK DURMAK İÇİN BUNLARA DİKKAT!
Çocuğun macunu yuttuğu dönemde (0-6 yaş), flor içeren diş macunlarını kullandırmayın.
İşlenmemiş ve mümkün olduğunca doğal gıdaları yiyin. Çocuklarınızı biberonla beslemeyin.
Dişlerin iyi gelişmesi için yarı-katı ve katı veya kemirilen gıdalara erken başlatın.
Şekerli ve rafine gıdaları (bisküvi, ekmek, nişasta, hamur işleri) azaltın.
Diş fırçalama alışkanlığını erken yaşlardan itibaren verin.
Çocuklara flor tabletlerini hiç vermeyin.
“ZARARLARI TARTIŞILIYOR”
Florence Nightingale Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü Başkanı Uzman Dr. Metin Ağca: Florür teknik olarak diş minesinin aşınmasını önleyip geç çürümesini sağlayabiliyor. Öte yandan birçok ülkede yapılan araştırmalara göre; florürün %50-60 ı idrar yoluyla atılırken kalanının kemiklerde ve beyinde birikiyor. Bunun sonucunda kemik bağlantılı rahatsızlıklarda iki kat artış, romatizma belirtileri gösteren skeletal florozis gözlenirken merkezi sinir sistemini de etkileyerek uzun vadede alzheimer hastalığına yol açtığı gözleniyor. Çin, İran ve Meksika’da yapılan ayrı çalışmalarda içme suyundaki 1mg/lt florür artışının 0.59 IQ puanı kaybına yol açtığı bulunmuştur. Florürün, pineal bezini olumsuz etkileyerek ergenliğe girme dönemini 5-6 ay öne çektiği gözlemlenmiş ayrıca yüksek dozlardaki florürün erkek üreme organlarına hasar vererek kısırlığa neden olarak doğurganlık oranlarını düşürdüğü tespit edilmiştir. Yararı ve zararı düşünüldüğünde, ebevyn kontrolunde florürlü diş macunu kullanımı mutlaka gerekli iken doğal yoldan alınmayan ve aşırı miktarlarda kullanılan florürden kaçınmak gerekir.
“GEREKLİ BİR UYGULAMA DEĞİL”
Anestezi ve Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Ergün Turan’ın görüşü ise şöyle: “Flor insan için lazım bir element değil. Florlu su içenlerde % 95, florsuz su içenlerde % 54 oranda çürük görülmüş. Birkaç dakikada lokal flor uygulanmasının dişe hiç faydası yok. Çünkü dişe faydasının olabilmesi için kan yoluyla dişe gitmesi lazım.
Flor, lokal uygulama ile ağızdan emilerek tiroiddeki iyodu yerinden sökerek kendisi geçmekte ve hipotiroidiye sebep olmaktadır. Hipotiroidide kolesterol yükselmekte ve onun için statin kullanılmakta ve kas nekrozu, depresyon, kas zayıflığı, hafıza bozuklukları meydana gelmektedir.”
“FLOR BİR ZEHİR”
Çocuk metabolizması uzmanı merhum Prof. Dr. Ahmet Aydın da florün zararlarıyla ilgili aileleri uyarmıştı. Aydın’ın görüşü şöyle: “Evet flor bir zehir. Bir kere doğada bulunan flor, kalsiyum florür; tabletlerde kullanılan ise kimyasal bir atık olan sodyum florür. Kalsiyum florür bağırsakta çok az emiliyor, bu nedenle toksik etkisi de çok az. Halbuki sodyum florür bağırsaktan çok emiliyor ve bir yığın zararı var.
VELİLER NE YAPACAK?
Bakanlık tarafından yapılan flor uygulaması için velilere de bir form dağıtılıyor. Flor uygulaması velinin izin vermesi halinde uygulanabiliyor. Aktif Eğitim Sen Başkanı Osman Bahçe ugyulamayla ilgili “Dünyada tartışmalı bir uygulamayı Türkiye’de gerçekleştirmenin mantığını çözemedik. Çocuklarımız kobay olarak mı kullanılıyor” diye tepki gösterdi. Velilere çağrıda bulunan Bahçe, “Uygulamayı reddedin, gerekçe olarak da formdaki ‘zararlı olduğunu düşünüyorum’ seçeneğini işaretleyin” uyarısı yaptı.